-Bir Mustafa KOÇ derlemesi-
“Kolektif oyun oynayan bir adam olarak, bireysel olarak bu kadar övülmekten biraz rahatsız oluyorum.” Beckenbauer övülmeyi pek sevmezdi. Ancak hayatı övgülerle geçti.
Saha içinde oyuna yön verdiği gibi saha dışında da çok önemli bir karakterdi Beckenbauer. Kazandıklarını bir kenara koyarsak, Alman futbolu için her zaman en büyük otoritelerden biri oldu. Çekilen bir fotoğraftan esinlenerek aldığı “İmparator” lakabı aslında gerçeği yansıtıyordu bir yerde. O hem saha içinde hem de saha dışında etrafını yöneten karizmatik bir liderdi. Bu yönüyle de futbol içinden ve dışından birçok insanı etkiledi ve birçoklarına ilham kaynağı oldu. Son dönemlerde her konuda muhakkak bir beyanda bulunup antipatik görünse de, çoğu zaman övgülerle anıldı. İşte size kısa bir derleme…
Dettmar Cramer (Antrenörü):
“Onun başarısının sırrı basitliktedir. Bu adam, bunca yeteneğe ve kariyer imkânına sahipken, her zaman olduğu adam olarak kaldı. Birçok insan raydan çıktı ama o çıkmadı.”
Pele (Brezilyalı efsane futbolcu):
“Birçok defans oyuncusuna karşı oynadım, bir sürü oyuncuyla karşılaştım. Dünyanın her yerinde oynadım. Santos ya da Brezilya ile oynarken her zaman sahada beni takip eden biri olurdu. Sürekli dibinde beni bekleyen biri olurdu. Ve bu konuda sadece iki isimden bahsedebilirim. Almanya’ya karşı oynarken karşılaştığım Beckenbauer ve İngilizlere karşı oynarken karşılaştığım Bobby Moore. Bobby, adam-adama en iyisiydi. Ancak Beckenbauer, oyunu kontrol ederek oynardı. Tüm sahanın hakimiydi. “
Gerd Müller (Takım arkadaşı):
“O, tam bir mükemmelliyetçi. Bayern, onsuz bugünkü Bayern olmazdı. O, insanları harika Gerd Müller’e ikna etti.”
Brian Clough (İngiliz efsane teknik adam):
“Franz Beckenbauer’i bir keresinde bir restorana girerken görmüştüm. Restorana girişi bile aynı futbolu gibiydi. Klas ve otorite vardı.”
Kevin Keegan (İngiliz efsane futbolcu):
“Tam bir beyefendiydi, tam bir İngiliz beyefendisi. Tek sıkıntısı İngiliz değildi”
Shep Messing (Takım arkadaşı):
“Franz Beckenbauer’in saçları çok kıvırcıktı. Evdeyken saçlarını geriye tarardı. Bir gün Franz ve ben New York’taki 5. Cadde’de yürürken bana saçımı kestirmek için nereye gidebileceğini sordu. New York’ta kimse onu tanımıyordu. Ben de ona; “Greenwich Village’da benim sürekli gittiğim berbere gidelim.” dedim. Hayatında ilk defa kıvırcık saçlarıyla berbere gitmişti. Yolda sigara içiyordum ve sanki onun da canı çekiyor gibi bakıyordu. Ancak hiçbir şey söylememişti. Kimsenin onu o şekilde görmesini istemezdi. Çok dikkat ederdi. “Franz, seni burada kimse tanımaz. Yak bir tane” dedim. Village’da Franz’la birlikte sigara içerek gezdik ve hayatının en güzel zamanını geçirdi.”
Günter Netzer (Takım arkadaşı):
“O ülkemizin kahramanıydı. Ama bunun üstüne düşmezdi. Kaşlarının üstündeki ter, onun bu unvanı hak etmesi için yeterdi.”
Otto Rehhagel (Alman teknik adam):
“Eğer Franz ‘top karedir’ dese, insanlar gerçekten mi diye düşünmeye başlar.”
Rudi Assauer (Alman teknik adam):
“Seçimlerden 14 gün önce parti kursa, başbakan olarak seçilir.”
Henry Kissinger (ABD’li siyasetçi):
“Belki Pele dışında kimse Beckenbauer gibi efsane statüsüne ulaşamadı. Her şey bir şekilde onun avantajına dönüyor.”