Toprak Saha – Aylık retro futbol e-mecmuası
  • Zat-ı Muhteremler
  • An-ı Şahaneler
  • Yad-ı Hafta
  • Fi Maçı
  • Kadim Takımlar
  • Cemiyet Haberleri
  • Malumat Saha
ZAT-I MUHTEREMLER

Oyuna Ses Veren Adam

Toprak Saha · Mayıs 2015

Edson Mauro

-Bir Mustafa KOÇ yazısı-

İzlediğiniz ya da dinlediğiniz bir maçı kimin anlatmasını istersiniz? Oyunu ve tribündeki coşkuyu size yaşatan bir spiker herkesin tercihidir değil mi? Brezilyalılar bu konuda çok şanslı. Öyle ki son 10 Dünya Kupası’nı onun sesiyle dinliyorlar…

Dokuz yaşında, kıpır kıpır, futbol delisi bir çocuktu Fabio. Fakir bir mahallede, geniş ailesiyle birlikte yaşıyordu. Sarı bir tişörtün üstüne babasının doğum gününde aldığı Brezilya armasını babaannesine diktirmişti. O forma, onun milli takım formasıydı. O gece katlayıp yatağının yanına dikkatlice koydu. Yarın sabah erkenden kalkacak, itinayla o formayı giyecek ve Brezilya-Hollanda maçını dinleyecekti. Zaten 1994 Dünya Kupası başlayalı kulağını radyodan ayıramıyordu. Televizyonları yoktu, o yüzden sadece dinliyor, tüm maçları kafasında oynuyordu.

Ertesi gün erkenden kalktı. Maç saatine kadar sokakta top oynadı. Maç saatinde ise yasladı kulağını radyoya ve son ses maçı dinlemeye başladı. Karşı tarafta maçı anlatan öyle bir ses vardı ki, Fabio için maçı kafasında oynamak hiç de zor olmuyordu. Tüm Dünya Kupası’nı onun sesinden dinlemişti ve onun anlatımına hastaydı. Hele bir de gol olduğunda! Bir önceki turda Bebeto, Amerika’ya golü attığında, onun sesiyle bütün evi tur atmıştı bağırarak. Bir gün futbolcu olduğunda attığı golde de onun “Bingo!” deyip tiradına başlamasını hayal ediyordu. Karşıdaki o ses, maça hayat veren efsane, Edson Mauro’ydu.

Oyuna ses veren, dünyanın en önemli radyo spikerlerinin başında gelir Edson Mauro. Fabio’nun onun hayran olmasının altında, Mauro’nun tüm hayatını bu işe adamış olması yatar aslında. 13 yaşında başladığı kariyerinde dünyanın dört bir yanından anlattığı tüm maçları bir kenara koyarsak, geçtiğimiz yaz oynanan Dünya Kupası ile birlikte tam 10 kupayı da anlatan büyük bir efsane, büyük bir emektardır kendisi.

Anlatıcılığa ilgisi olduğunu fark ettikten sonra evde kendi kendine çalışmalara başlamış Mauro. Yüksek sesle kitaplar okuyup, ayna karşısında alıştırmalar yaparak kendini geliştirmeye çalışmış. 15 yaşında ise bir radyoda iş bulmuş. Brezilya’da küçük bir sahil kasabasının radyosunda haber sunucusu olarak girmiş işe. Daha sonraları ise spora özellikle de futbola olan ilgisi nedeniyle spor muhabiri olmuş. Bu adım da onu dünya çapında bir maç spikeri olma yolundaki ilk adımıdır. Daha sonra da efsane haline dönüşeceği ve bizim de onu tanıdığımız Radio Globo’ya, 20 yaşında transferi gerçekleşir. Radio Globo’ya geçtikten sonra profesyonel bir hayata dalan Mauro, haliyle çok zorlanmaya başlar. Ancak, çok çalışarak, okuyarak, doğru zamanda doğru insanların yanında olarak radyo içinde kendine iyi bir yer edinir. Zamanla da fırsat ayağına gelir ve genç yaşta maç anlatmaya başlar.

Edson Mauro’nun en önemli özelliği, bir radyo spikeri olarak anlattığı maçı görselleştirmesi, dinleyene maçı yaşamasıdır. Bu özelliğini de kendisinin idolüm diye anlattığı Waldir Amaral’dan almış. Radyoda tüm gün onu dinlediğini ve ondan çok şey öğrendiğini anlatır. Ancak boynuz kulağı geçermiş, Mauro’yu da asıl, alanında efsaneler arasına sokan da bu özelliğidir. Maçı dinleyicisine yaşatarak anlatan Edson, kendi yaşadığı duygu yoğunluğunu da dinleyiciye aktararak maça ses verir. Hele bir de gol olduğunda… Futbolun altın yumurtasını onun ağzından dinlemek, hele bir de radyodan, sizin tribündeki taraftarlarla aynı anda oradaymışsınız gibi hissetmenize, aynı sevinci yaşamanızı sağlar. “Anlattığım maçta bir takım gol attığında, stadyumda bir duygu patlaması olur. Taraftar bağırmaya, zıplamaya, dans etmeye başlar. Sen de spiker olarak seni dinleyenlere buradaki duyguyu aynı şekilde vermelisin. O da aynı şeyleri hissetmeli.” der ve anlatımını da tam da bu şekilde yapar.

Takım atağa geçtiğinde birden sesindeki heyecan artar, hele ki Dünya Kupası’nda bir Brezilya maçıysa. Sarılı oyuncu ceza sahasına girerken o da saniye saniye onunla birlikte girer ceza sahasına, tüm Brezilyalıların o anki duygu yoğunluğunu, nefes olarak içine çekmiş gibi. Oyuncu son çalımı atar, Mauro artık doruktadır, atağı öyle bir betimlemiştir ki, onu radyodan dinleyen herkes yumruğunu sıkmış oturduğu yerden ayağa fırlamıştır ve “Bingooo!!” “Gooooooooooooooooool!” İşte o an stadyumdaki taraftar ne hissediyorsa, radyoya kulağını dayamış olan da aynı şeyi hissetmiştir. Çünkü bu, ona 10 Dünya Kupası’nı anlatma başarısı göstermesi altında yatan en iyi özelliğidir.

“Bingo!” onun aynı zamanda imzası. Top kaleye girer girmez patlatır bingoyu. Daha sonra ise sonu hiç gelmek bilmeyen ‘gol’ çığlığı ve ardından golün nasıl ve ne şekilde atıldığının hiçbir önemi olmaksızın onu övmek için attığı uzun tirat. Maçı dinleyene yaşatır gibi anlatmasının yanı sıra gol olduğundaki ritüeli onu efsane yapan en önemli özelliklerinden biri. E, bir efsane haliyle o günlere, ta çocukluğunda hayaller kurarak gelir. O da daha sahil kasabasındaki radyoda ülke ülke gezip maçlar anlatmanın hayalini kurmuştu ve sonunda bu hayalini yaklaşık 85 ülke gezerek ve binlerce maç anlatarak gerçekleştirdi. Şimdilerde ise Radio Globo’da daha ilk günkü heyecanıyla çalışmaya, aynı zamanda spikerlik akademisinde yeni nesillere ilham vermeye devam ediyor. Emeklilik mi? 13 yaşında evde ayna karşısında başladığı kariyerinde daha yaşayacağı çok heyecanı olduğundan böyle bir düşüncesi tabii ki yok emektarımızın. Maçlara ses vermeye, dinleyenlerin kafalarında oynatmaya devam edecek.

Ancak, anlattığı 10 Dünya Kupası, binlerce maça rağmen Mauro, Fabio’nun hiçbir maçını anlatamadı. Babası bir türlü düzenli bir iş bulamamıştı. O futbolcu olup tüm aileye bakmayı düşlerken hayat onu daha 15 yaşında çalışmaya zorladı. Futbol kariyeri sokak arasında attığı çalımlar, gece yastığa kafasını koyduğunda kurduğu hayallerden ileriye gidemedi. Fakat Mauro, ne zaman bir maç atlatsa kulağını yine radyosuna dayayıp onu dinledi. Kendi hayalini gerçekleştirenlerin atığı gollere sevinerek.

 

PaylaşShare on Facebook0Share on Google+0Share on LinkedIn0Email this to someonePin on Pinterest0Share on Tumblr0Print this page
34. SayıFutbolun Diğer Emekçileri Özel Sayısı
Share Tweet

Toprak Saha

Eski Sayılardan

  • ZAT-I MUHTEREMLER

    Yeniden Doğmak

    Mayıs 2020
  • ZAT-I MUHTEREMLER

    Evden Uzakta Olmak ve Topçuların George

    Mayıs 2020
  • ZAT-I MUHTEREMLER

    İkinci En İyi

    Haziran 2019

REKLAM

REKLAM

ESKİ SAYILAR

TAKVİM-İ MAZİ

TAKVİM-İ MAZİ

@topraksaha_net

  • Şuan için bu twitter hesabının RSS beslemesi yüklenemez durumda.

Twitter'da @topraksaha_net Takip Et.

  • Anasayfa
  • İletişim

Toprak Saha © 2017. Tüm Hakları Saklıdır.