Bundesliga başlıyor. Dortmund ve Münih gibi favorileri bir yana bırakalım ve bu sene Bundesliga’ya yükselen Braunschweig’ın ilkler ve hüzünlerle dolu tarihine bir göz atalım.
Bundesliga’da bu sene de Borussia Dortmund ve Bayern Münih arasında çetin bir şampiyonluk mücadelesi bizleri bekliyor. 70’li yıllardan beri ligin süper gücü olan Bayern Münih, 70’lerde Borussia Mönchengladbach, 80’lerde ise Hamburg ile kıyasıya bir rekabetin içine girmişti. Bundesliga’nın kurulduğu 60’lı yıllarda ise böyle bir tahakküm söz konusu değildi. Ta ki Bundesliga’nın sekizinci sezonu olan 1970-1971 sezonunu şampiyon kapayıp üst üste ikinci zaferini kazanan Hennes Weisweiler’in Borussia Mönchengladbach’ına kadar. Bu süreçte yedi ayrı takım lig şampiyonluğu yaşadı. Bu takımlardan birisi de Aşağı Saksonya ekiplerinden Eintracht Braunschweig’dı. Bundesliga’nın ilk şampiyonlarından olan ve ‘Aslanlar’ olarak bilinen Eintracht Braunschweig, ’Şampiyon olan en küçük takım’ olarak tasvir edilirken, formasına reklam alan ilk Alman takımı olarak da Bundesliga tarihine adını yazdırdı.
1895 yılında, FuCC Eintracht adıyla bir kriket kulübü olarak kurulan Eintracht Braunschweig, sırasıyla FC Eintracht ve SV Eintracht adlarını alır. Alman Futbol Federasyonu’nun 86 kurucusundan birisi olan takım, 1908 ve 1913’te Kuzey Almanya Şampiyonu olarak adını duyurmayı başarır. 30’lu ve 40’lı yıllarda antrenör Georg Knöpfle liderliğinde başarılı sonuçlara imza atan takım, savaş sonrasında Oberliga Nord’ta mücadele eder. 1 Nisan 1949’da bugünkü ismini alan sarı – mavililer, 1963 yılında kurulan Bundesliga’nın da kurucu takımlarından birisi olacak ve ligin ilk yıllarında fırtına gibi esmesini de iyi bilecektir!
Kadrosunda Lothar Ulsass, Erich Maas, Gerd Soborowski, Jurgen Moll, Walter Schmidt ve Sepp Maier’in milli takımdaki yedeği Horst Wolter’ı bulunduran Braunschweig,1966-1967 sezonunu Helmut Johannsen’in -kimilerine göre abartılı- savunma taktiğiyle şampiyon olarak tamamlar. Kalesinde sadece 27 gol gören takımın bu rekoru, 1988 yılına kadar kırılamayacaktır. Şampiyonluğu az gol yemesine bağlansa da zamanı geldiğinde golcü olmayı da başaran takım, Kupa Galipleri Kupası’nı kazanan ve birkaç sene sonra hanedanlığını ilan edecek olan Bayern Münih’i 5 golle aşmasını da bilmiştir. Bu başarı, bazı kesimlerce şansa bağlansa da takım, özellikle Şampiyon Kulüpler Kupası’nda iyi maçlar çıkartır ve çeyrek finale kadar yükselir. Aralık 1968’de takımın önemli isimlerinden Jürgen Moll’un ölümüyle sarsılan Eintracht Braunschweig, 1970-1971 sezonundaki Bundesliga Skandalı’yla da şöhretine gölge düşmesine engel olamaz. Braunschweig takımının birkaç futbolcusunun, 5 Haziran 1971’de oynanan Oberhausen maçında 40 bin Mark teşvik primi aldığı ortaya çıkar. Lothar Ulsass ve Horst Wolter gibi takımın yıldız statüsündeki isimlerin de yer aldığı 15 isim, yaklaşan 1974 Dünya Kupası nedeniyle hafifleştirilmiş bir cezayla tabiri caizse ‘yırtar’. Yaşanan olaylar, Braunschweig’ın çöküşüne tuz biber olmuştur. 1972-1973 sezonunu 17.tamamlayan takım, bu performansla ikinci lige düşse de bu sezonda yaptıkları bir başka hamleyle Alman futbol tarihine geçmeyi başarır.
24 Mart 1973’te oynanan Schalke 04 maçına formalarının göğüs kısmında ‘Jagermeister’ reklamıyla çıkan takım, formasına reklam alan ilk Alman takımı olarak tarihe geçer. Hemşehri kuruluşun bu desteğinin de katkısıyla tekrar ayağa kalkan Aslanlar, ertesi sezon tekrar Bundesliga’ya yükselir. Hatta Wolfgang Frank’ın golleriyle 1976-1977 sezonunda bir kez daha şampiyonluğa yaklaşsalar da ligi, Bayern Münih ve Schalke 04’ün ardından üçüncü bitirir. 60’lı yıllardaki şöhretini tekrar yakalamak isteyen Aşağı Saksonya’nın Aslanları, Jagermeister’in CEO’su Günter Mast’ın büyük çabası sonucunda Real Madrid ile yollarını ayıran Alman Milli Takımı’nın jokeri Paul Breitner’i renklerine bağladığında tarihler 1977’yi göstermektedir. Fakat ne ligde eski günlere dönerler ne de Breitner’den verim alırlar. Ligi 13.tamamlayan takım, Breitner’i de sezon sonunda Bayern Münih’e gönderir.
Forma reklamının bir likör üreticisi olması nedeniyle rakipleri tarafından sıkça alkol testine tabi tutulan Braunschweig’lı topçular, Jagermeister ile sürdürülen ortaklıktan memnundur; tabi ki kulüp yöneticileri de. 1983 yılında bu ortaklık bir adım ileri götürülür ve takımın adı, Eintracht Jagermeister olarak değiştirilmek istense de Alman Futbol Federasyonu bu değişikliğe onay vermez. Aynı yıl yaşanan bir başka önemli olay ise kulübün tarihindeki beklenmedik ölümler zincirine yeni bir halka olur. 1980 yılında Berlin Duvarı’nı aşarak Batı Almanya’ya geçen ve Kaiserslautern’e transfer olan Doğu Alman orta saha oyuncusu Lutz Eigendorf, 1983 yılında Eintrach Braunschweig formasını sırtına geçirir. Takımla 8 maça çıkan Eigendorf, 5 Mart 1983’te motosikletiyle geçirdiği kaza sonrasında 7 Mart 1983’te hayata gözlerini yumar. Alkollü olduğu ileri sürülse de işin aslı, 2000 yılında ortaya çıkacaktır. Lutz Eigendorf, Stasi (Doğu Alman Gizli Polis Teşkilatı) suikastı sonucu öldürülmüştür. 1949’da rakibiyle çarpışan ve hayata veda eden kaleci Gustav Fahland ve eşiyle geçirdiği kaza sonu ölen Jurgen Moll’ün ardından Eigendorf’un da beklenmedik bir şekilde hayatını kaybetmesi, kulübün tarihinde hatırlanmak istenmeyen anılar arasında yerini almıştır…
Yaşanan tatsız olaydan bir süre sonra Eintracht Braunschweig da 2. ligin karanlık sularında bulur kendisini. 1984-1985 sezonunda lig sonuncusu olarak küme düşen Aslanlar, bir daha belini doğrultamaz ve ilerleyen yıllarda Bölgesel Kuzey Ligi’ne kadar düşer. Fakat 2008 yılında takımın başına geçen ve 2003-2007 arasında sarı mavili formayı da giymiş olan Torsten Lieberknecht, takımın makus talihini yenmeyi başarır. Bölgesel ligde aldığı takımı 2012-2013 sezonunda Hertha Berlin’in ardından ikinci yapan Lieberknecht, Aşağı Saksonya’nın ikinci büyük şehri olan Braunschweig’a 28 yıl sonra Bundesliga sevincini yaşatır.
Formasına reklam alan ilk Alman futbol takımı olan Braunschweig, bu sezon Bundesliga’da arz-ı endam edecek. Açtığı yolda ilerleyen Alman kulüpleri ise geçen yıllar içerisinde reklam alma konusunda Braunschweig’ın geride bırakmış durumda. Eski şaşaalı günlerine dönmeleri zor olsa da 1923 yılından beri maçlarını oynadıkları Eintracht Stadion’da muhteşem seyircisiyle Bundesliga’ya renk katmaları en büyük ümidimiz. Yeni Fahland, Moll veya Eigendorf hadiselerinin yaşanmaması ise ‘Şampiyon olan en küçük takım’ Eintracht Braunschweig için dilediklerimiz listesinde ilk sıradaki yerini alıyor.