-Bir Batu ANADOLU yazısı-
Bugünün şartlarında imkansız görünse de üniversite okurken futbol kulübü kurmak, bir zamanlar gayet doğal bir olaydı. Hazır La Liga heyecanı başlamışken İspanya’nın okumuş kulüplerine bir göz atalım…
Başkent temsilcileri
Kuzey İspanya’nın en önemli endüstri şehirlerinden olan Bilbao, birçok İngiliz işçiye ev sahipliği yapar. İki ülke arasında kurulan ilişkinin ticari boyutları aşması çok da zaman almaz. Southampton, Sunderland ve Portsmouth gibi şehirlerden gelen işçilerin, Bask bölgesini futbolla tanıştırması 1890’lara dayanır. Tarihler 26 Nisan 1903’ü gösterdiğinde Madrid’de üniversite eğitimi alan üç genç, çocukluk takımları olan Athletic Bilbao –ki bir eğitim kurumu olan GymnasiumZamacois öğrencileri tarafından kurulmuş ve İngilizler’den esinlenilerek Athletic Club adını taşımıştır- ile aynı renkleri taşıyan bir futbol kulübü kurarlar. (O dönem iki takımın da renkleri mavi beyazdır) Takımın adı Athletic de Madrid olur, hedefi ise “en asil ve kusursuz spor yetenekleri ile mücadele edecek bir kurum” olmaktır. Madrid’in Cruz Sokağı’nın ev sahipliği yaptığı takım, 20 Şubat 1907’de finansal bağımsızlığına kavuşur.
Öğrenciler tarafından kurulan bir diğer Madrid takımının da İngiliz bağlantısı vardır. Başkentte futbolun yaygınlaşmasında önemli bir role sahip olan Institución Libre de Enseñanza’nın hocaları ve öğrencileri, Oxford ve Cambridge’den gelen mezunların yardımıyla 1895’te Football Sky kulübünü kurarlar. 1900’de bu kulüp ikiye bölünür: Club Español de Madrid ve New Foot-Ball de Madrid. Kulübün ilk başkanı olan JulianPalacios, 1902’de bir başka kulüp olan Madrid Football Club’ın kuruluşuna öncülük edecek ve bu kulüp sonradan Real Madrid adını alacaktır. Club Español de Madrid, 1904 ve 1909’da Copa del Rey finali oynasa da kupayı kazanamaz.
Barselona’nın diğer çocuğu
Barselona Üniversitesi’nde mühendislik eğitimi alan ÁngelRodríguezRuiz, henüz 21 yaşındayken okuldan iki arkadaşıyla (OctavioAballí ve LuisRocaNavarra) birlikte 1900 yılında SociedadEspañola de Football’un temellerini atar. Bir yıl sonra takımın ismi Club Español de Fútbol olarak değişir. Parlak sarı formasıyla arz-ı endam eden takımın ilk başkanı olan Ruiz, 1910’da takımın renklerini ve adını yeniden değiştirir. Ünlü Amiral Roger de Lluria’dan esinlenilerek forma rengi mavi beyaz, takımın adı Club DeportivoEspanyol olur. Tamamen yerli halk tarafından kurulan ilk İspanyol futbol takımı olan Reial ClubDeportiuEspanyol de Barcelona, bu adına İspanya İç Savaşı’ndan sonra kavuşur.
Endülüs’ün okumuş takımı
Sevilla kentinin ilk spor kulübü olanSevilla Football Club 1905’te kurulurken düşman kardeşi SevillaBalompié, 1907 yılında faaliyete başlar. Futbol kelimesinin İngilizcesinin aksine yerel dilde “Balompié” kelimesini kullanan kulüp kurucuları, yerel bir politeknik akademisinde eğitim gören öğrencilerdir. 1914’te Sevilla Football Club’dan ayrılan bir grup, Betis Football Club’ı kurarlar ve çok geçmeden Balompié ile birleşme kararı alınır. Ortaya çıkan takımın adı Real BetisBalompié olur.
Kendilerini “LosBalompedistas” olarak tanımlayan taraftarlar, 1930’lu yıllardan itibaren “Béticos”u daha sık kullanmaya başlarlar. Zamanla takım, kısaca “Real Betis” olarak anılacaktır.
Girişimcilik, zafer ve lanet: Bask takımları
Futbolun San Sebastian’a girişi, yine 1900’lerin başında öğrencilerin ve İngiltere’den gelen işçilerin katkılarıyla gerçekleşir. 1902’de oynanmaya başlanan futbol maçlarından sonra 1904’te San Sebastian Rekreasyon Kulübü kurulur. Kulüpte yer alan bir grup 1909’da Club Ciclista de Sebastian adıyla yeni bir spor kulübü kurarlar. Bisiklet ve futbolun lokomotif sporlar olduğu bu kulüp, 1909’da Real Madrid’i mağlup edip İspanya Kral Kupası’nı kazanınca işin rengi değişir. Bu zafer sonucu Bisiklet Kulübü’nden ayrılan futbolcular Sociedad de Futbol’u kurarlar. Kral AlfonsoXIII’ün takımı tanımasıyla, ismin başına “Real” ibaresi eklenir. Futbolun popülerliğinin artması üzerine şehir konseyi, bisiklet yarışlarının yapıldığı veledromun yerine bir futbol sahası inşa etmek isterler. İspanya’nın ilk stadyumlarından biri olan Atoxta’nın inşa edilmesi, bisiklet kulübü üyelerinin tepkisiyle karşılaşır. İlk zamanlar futbolu desteklese de zamanla tepkisini ortaya koymaya başlayan Mösyö Comet, Sociedad için şu cümleyi kurar: Bu takım, Atoxta’da hiçbir zaman kupa kazanamayacak.
Sociedad 1913, 1928 ve 1951’de üç kez Barcelona ile Kral Kupası finalinde karşılaşır ama üçünü de kaybeder. Herkes lanetin gücüne inanmışken 1987 finalinde Atletico Madrid’i penaltılarla geçen mavi beyazlılar, şeytanın bacağını kırarlar.
Bir diğer öğrenci temelli Bask takımı ise Deportivo La Coruña’dır. 1902’de, İngiltere’de eğitim aldıktan sonra evine dönen JoséMaríaAbalo aracılığıyla futbolla tanışan A Coruña’da zamanla boğa güreşi alanlarında bile futbol oynayanlara rastlanır. 1904’te Abalo’nun öncülüğünde kurulan La Coruñatakımının başarısı, prestijli Sala Calvet Lisesi’nin dikkatini çeker. İki ekibin gücünü birleştirmesiyle kurulan Club Deportivo de la Sala Calvet, yine Kral Alfonso XIII tarafından tanınarak Real unvanını elde eder. Kulüp ilk ve tek La Liga şampiyonluğu için 2000 yılına kadar bekleyecektir.













